Burun estetiği ya da rinoplasti; burnun şeklinin iyileştirilmesi için gerçekleştirilen estetik operasyondur. Rinoplasti ile burun ucu yapılandırılabilir, burun kemeri düzeltilebilir, burun delikleri arasındaki asimetri giderilebilir; kısacası burun kişinin yüzündeki diğer organlarla uyum içerisinde yeni bir şekle kavuşturulabilir.
Rinoplasti söz konusu olduğunda bazı hastalar hayallerinde belirli kalıplara sığdırılmış burun şekillerinin kendilerine uyarlanmasını isteyebiliyor. Fakat bu son yıllarda giderek önem kazanan doğal burun estetiği kavramıyla uyuşmayan bir istek, üstelik sağlıksız sonuçları da olabiliyor. Bu yazımda burun estetiğinde doğallık ve başarı göstergelerinden olan rahat nefes alma ile ilgili bilgi aktaracağım.
Doğal Burun Estetiği Nedir?
Burun estetiğinin cinsiyet, yaş ve kişinin yüz anatomisine uygun olacak şekilde planlanması “doğal burun estetiği” olarak tanımlanabilir. Doğal burun estetiğinde burunda yapay konturlar bulunmaz, temel amaç dışarıdan bakıldığında estetik operasyon yaptırıldığı belli olmadan ışıltılı bir görünüme kavuşulmasını sağlamaktadır. Bu kapsamda burnun doğal bütünlüğü korunmak kaydıyla burunda değişiklikler yapılıyor.
Burnunun şeklinden, boyutundan ve/veya görünümünden memnun olmayan kişilere doğal ve çekici bir görünüm kazandıran doğal burun estetiğinin başarısında kişinin yüz analizi kilit öneme sahip. Kişinin kaş yapısı, burun ve dudak arasındaki açı, elmacık kemikleri, çene, göz yapısı, gözler arasındaki mesafe gibi unsurlar değerlendirilerek gerçekleştirilen planlama sonrası hastalar çok başarılı sonuçları deneyimleyebiliyor.
Doğal burun estetiği açık ya da kapalı tekniklerle yapılabiliyor. Açık teknikte burun delikleri arasında yer alan “columella” adı verilen ciltte yatay bir kesi yapılıyor. Açık tekniğin en büyük avantajı burun içi yapıların cerrah tarafından çok daha detaylı şekilde gözlemlenmesi ve burun septumunda gerekli radikal değişikliklerin daha rahat yapılabilmesi. Kapalı teknik sırasında cilde herhangi bir kesi yapılmadan burun deliklerinin içerisinden operasyon tamamlanıyor.
Açık ya da kapalı teknik arasında karar süreci hastanın ihtiyaçları doğrultusunda ilerliyor. Bu tekniklerin birbirlerine göre üstünlerinden bahsetmek doğru bir yaklaşım değil, doğru ve önemli olan hastanın ihtiyaçlarına uygun tekniğin seçilmesi. Başarılı bir burun estetiği için bu temel kriterleri karşılandığında revizyon ihtiyacı minimize edilirken hastalar rahat bir şekilde nefes alabiliyor.
Burun Estetiği Sonrası Rahat Nefes
Burun estetiği talebi ile gelen bazı hastalarda septum deviasyonu adı verdiğimiz burun eğriliği ile karşılaşılabiliyor. Bu durumda estetik ve fonksiyonel işlemler eş zamanlı yapılabiliyor. Septoplasti ve rinoplasti operasyon prosedürleri gerekli olduğunda birleştiriliyor ve septorinoplasti adı verilen operasyon uygulanıyor. Böylece burundaki kemik ve kıkırdak eğrilikleri düzeltiliyor ve aynı zamanda hastaların kronik burun tıkanıklığı şikayetleri de ortadan kaldırılabiliyor.
Septorinoplasti sırasında doğuştan ya da sonradan alınan darbeler doğrultusunda burnun bir ya da iki pasajında meydana gelebilen tıkanma, daralma ve hatta çökmeler giderilebiliyor. Böylece hastalar operasyon sürecinde hem daha rahat nefes alabilen hem de daha doğal ve güzel görünümlü bir burna sahip olabiliyor. Bu noktada bilinmesi gereken bir diğer konu da rinoplasti başarısında hastanın burun tıkanıklığı olsun olmasın rahat nefesin sağlanabilmesinin oldukça önemli olduğudur. Rinoplasti sonrası nefes sorununun yaşanması revizyon burun estetiği ameliyatını gündeme getirebilir.
